Bekledim de Gelmedin…


Beklemek.

Üzerimdeki karabüyü. Onu sonra anlatırım.

**

Biz ilk açılan okulu kapatıyoruz. Mayıs sonunda kapattık daha doğrusu. Mayıs sonundan beri bir müfettişin gelip “kapanabilir” olurunu vermesini BEKLEDİK. O da ayrı hikaye.

Müfettiş “Godot’yu beklerken”, arada ufak ufak toparlandık. Herşeyi koliledik. Attık, sattık, toparladık.

Prosedürel olarak orada bir müfettişin çalışacağı bir ortam olması açısından tamamen taşınamadık. Bir kısım eşyayı önden gönderelim dedik. Nakliye şirketini BEKLEDİK.

Nakliye konusu gündemdeyken karşıma çıkıveren yakala.co denilen promosyon şirketinden 3 fırsat kuponu alaraktan güya bilmemkaç yıllık deneyimli, müşteri memnuniyetini ilke edinmiş, dakik, güvenilir nakliye şirketi Tuzcular Nakliyat (dikkat Tuzcuoğlu DEĞİL) ile tanışmak şerefine nail oldum. Tuzcular‘da telefonu açan Elif Hanım, gayet profesyonel şekilde ismimi cismimi, kupon numarasını sorup randevu verdi. 7’den sonra nakliye istememe rağmen (çünkü eşyaların gideceği yerde de çocukların olmadığı bir saat olması gerekli) , o saate olmadığını söyleyip 5’e sevkiyat ayarladık.

Saat 5’te gelen giden olmayınca, Tuzcular’ı aradım. Elif Hanım “araç hazırlanıyor 6’da sizde” dedi. “5’ten sonra nakliye alamıyordunuz? ” diye gülüşerek laf soktum. Uzuuuun upuzun bir sessizilik. Enerjim de moralim de bu 1 saatlik gecikmeye rağmen yerinde.

6 oldu yine gelen giden yok. Aradım, bu sefer bir adam açtı “yola çıkınca, yasak saate girmiş. Polis bağladı. 1 saate sizde” dediler. En son 7buçukta, artık söyleyebilecekleri martaval kalmayınca nakliyeyi Pazar saat 4’e alarak kapattık telefonları.

Pazar saat 3’te aradım. Telefonu açan adam uzun uzun “Hanın güvenliğinin bulunamadığını, bu sebeple adres ve telefon bilgilerimize ulaşamadıklarını, iyi ki aradığımı, 4’de bizde olacaklarını” anlattı.

Birisi size uzun uzun bir şey anlatıyorsa tehlike var demektir. Ve evet malesef tehlike vardı.

Ben yine de iyi niyetle inandım.

4’de kimse gelmedi.

5’te “araç hazırlanıyordu.”

6’da her cümlesinin başına “han’fendi” yerleştiren adam Kartal’dan Acıbadem’e yarım saate ulaşacağını iddia etti. Sesinden anladığıma göre söylediği yalana kendisi yürekten inanıyordu.

En son “Çocuk mu kandırıyorsunuz?” diye bağırdığımı hatırlıyorum. Kardeşimle karısı da karşımda kikir kikir sinirime gülüyorlar.

Tabi ki o dakikada artık beklemekten vazgeçtik.

Biraz geç anlıyorum, değil mi?

Eve gelince yakala.co’dan aldığım kuponları iade etmek istedim. Baktım 3 kuponun 1’i kullanılmış görünüyor.Müşteri Hizmetleri’ni aradım.O sinirle 212 çevirmem gerekirken numarayı kodsuz çevirmişim. Açan kişiye enerjik biçimde “İyi günler. Ben..” diye derdimi anlatmaya başlamıştım ki henüz, açan kadın bezgin bir sesle “Co’yu aradıysan, başına 212 çevir” dedi.

Zavallıyı benim gibi kaç kişi arıyor kim bilir? Daha 2. kelimede anlayabiliyor artık, telefonun kendisine olmadığını!

Doğru numarayı arayınca 2 kuponu yakala.co hemen iade etti.

Ardından Tuzcular’ı aradım. Hiç ikiletmeden direk hesap numaramı sordular. “Bari hatalarını biliyorlar” diye geçirdim içimden. Bu onlara ikinci kanışım oldu.

            – Kişiyi nasıl bilirsin?
            – Kendim gibi.

Ödeme günlerinin Cuma olduğunu söylediler. İyi niyetle, Cumayı BEKLEDİM.

Lakin ödeme mödeme gelmemiş bugün. Sanırım bu nakliye şirketi taşıyarak değil, bu şekilde kazanıyor. Helal diyorum, düzeneğe şapka çıkarıyorum lakin HELAL ETMİYORUM!

Diyeceğim o ki, Tuzcular Nakliyat denilen şirketin yanına bile yanaşmayın. Kardeşinize ve onun ayarladığı pahalı nakliye şirketine güvenin.

Benim gibi, diğer bir deyişle SALAK gibi,  BEKLEMEYİN.

Bana istediğiniz yerinizle gülebilirsiniz. Hakettim.

Not: Bu arada görüyorum ki yalnız değilim. A akılsız kafam önceden aratsana “şikayet” diye.

4 thoughts on “Bekledim de Gelmedin…

  1. Taşınma konusuna yakın zamanda biz de girdik. Taşımacılık sektörü aynen bu şekilde işliyor. Ben de asla aranmayacaklar listesine Soylu nakliyatı ekliyorum. Gerçi bizim eşyamız taşındı. Ama sağlam giren kırık çıkar ilkesine sıkı sıkıya bağlanmış bir hayvan grubu tarafından. Aynı hayvanlar, KDV aldıkları halde faturamızı hala kesmediler. Aradığınızda güler yüzlü bir bayan her şeye “peki efendim” diyor. Lisede bir laf ederdik efendim diyenlere: “Efendin seni….”. Neyse her kese geçmiş olsun.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s