Manzara şu: Ben uzanmış yatıyorum, Aytuğ ise arkasında 1 askı dolusu çamaşır dekorunda, kurmuş ütü masasını gömlek ütülüyor.
Annemin gözlerinde Aytuğ’un mertebesinin yaldızlandığını gördüm, yemin ederim.
İşin aslı şuydu: Ben hafif hastaydım, çocuklar baskın yapana kadar, biraz enerjimi toparlamak için uzanmıştım.
Aytuğ ise ertesi gün seyahate gidecekti, bavulunu toplamaya çalışıyordu. Ütülü başka gömlekleri olmasına rağmen, o gün satın aldığı ve üzerinde kat izleri belli olan gömleği götürmek istemişti. Hasta bir kişiyi kaldırıp iş yaptıracak kadar vicdansız olmadığından, ütüyle o kat yerlerini düzeltiyordu. (Evet ütümüz geri geldi, hem de 5 kuruş tamir parası vermeden. Teşekkürler baba.) Arkasındaki çamaşırlar ise sadece kurumak üzere orada bekleyen çamaşırlardı.
Yoo hayır, kocamın annemin gözündeki itibarını yerle bir etmek değil niyetim. Maksat kayıtlara doğru geçsin!