Dün akşam üşenmedim aşağıdaki resmi buldum.
O resmi ararken ne resimler, ne pınçıklar buldum. Allah’ım bugün ölsem, arkamdan “Kardeşim biriktirmiş de biriktirmiş” diyecekler.
-Merhumu nasıl bilirdiniz?
-Dağınık
Bu resim, üniversite mezuniyetimden.
3 saatlik bir törenin ardından, güneşte kavrulmaktan ve ayakta dikilmekten yorulmuş, cübbeleri çıkarmış soluklanıyoruz.
Soldaki, mahzun mahzun bakan kamburunu çıkartarak oturmuş kız, benim.
Yanımdaki 4 kişiyi tanımıyorum.
Şans eseri yanyana düşmüşüz. Şans eseri ben o kareye girmişim. Fotoğrafı çeken, niye beni de gruba dahil etmiş, niye kadraja almış en ufak bir fikrim yok…
O sırada ben yanımdan ayrılıp, sağda soldaki diğer tanıdıklarla lak lak yapan arkadaşımın ardından bakıp, mahzun ve mütebessüm onun yanıma dönmesini bekliyorum.
**
O mutlu ve kutlu Temmuz gününden sonra yaz boyunca kendimi gezmeye verdim. Yurtiçi yurtdışı dolandım durdum.
Eylülde yuvaya dönüp, lütfen bir cv hazırladım. İsteksizce başvurularımı yaptım.
Bir kaç bankadan teklif geldi, elimin tersiyle itiverdim; “sayılarla uğraşmak istemiyorum.” diyerek.
Sonra birer ikişer “Biz sizi ararız” mektupları gelmeye başladı.
Kendi kendime kızdım; “Sallandın, sallandın. Herkes yaz başında başvurularını yaptı. Yerlerine yerleşti. Sana iş kalmadı!”
Tam artık iş bulmaya dair ümidimi kaybediyordum ki (ne komik) , 1 Mayıs 1998’de-iş hayatına başlamak için 1 Mayıs pek manidar bir tarih olsa gerek-, yani bundan 14 yıl önce, 2 önceki yazıdaki Seda ile aynı gün Komili’de işe başladık!
Komili, yüreğimin büyük bir kısmını işgal eden arkadaşlarımla tanıştığım yerdir.
Benim Komili’ye girişimden bir kaç ay sonra bölümden 2 arkadaşımız ayrıldı, 1 arkadaşımız işe başladı.
Biz bölümdeki 3 kişilik ekip, canhıraş biçimde, mesailere filan kalarak, bütçeler, pazarlama planları hazırladık.
Yine mesaiye kaldığımız günlerden birinde, Kabataş’tan taaa Kartal’a dönmemek için o benden sonra işe giren arkadaşım onlarda kalmamı önerdi.
Zaten sabaha kalmış 6-7 saat, bunun da 1 saat gidiş, 1,5 saat dönüş 2,5 saatini yolda geçirmeyeyim diye kabul ettim.
Evlerine gittik.
Yatak yapıldı.
Yatağın yanı başında bir albüm. Pijamalarla hem sohbet ediyoruz, hem de albüme göz atıyorum.
“Aaaa Elif” dedim. “Burada ben varım”.
Yukarıdaki resimden bahsediyorum. 3 yanımdaki lacivertli kız Elif!
***
Uykuda mıyız, rüyada mıyız, bir süre idrak edemedik.
***
Biz Komili’deki resmi tanışmamızdan 1 yıl önce, gayrı resmi olarak aynı duvar üstüne tünemiş, aynı kare içinde poz vermişiz.
Birbirimizi hiç tanımadan.
Teyet geçerek.
Bir sene sonraki kesişmemizi sabırla bekleyerek.
***
İnsan merak etmeden geçemiyor; kim, kiminle, ne zaman?
Senin hayatındaki ilginç olaylardan biri, var bir çekicilik sende… Kaderin cilveleri. “Aşk tesadüfleri sever” filminde de hep gösterir ya çoğu yerde aslında hep yanyanalarmış…
ay film ne güzeldi, ne dokunaklı. m. mungan’ın kaleminden şiiri de güzeldir ve müslüm babanın baygın baygııın okuyuşuyla şarkısı…
her adımımız fotoğrafla belgelenseydi, teyet geçtiğimiz tesadüflerden dudağımız uçuklardı herhalde…
bende bolca var bunlardan evet, belki de aradığım için buluyorum.
olur da kocamdan önce gidersem, aytuğ büyük zevk duyar benim çerçöpten kurtulma operasyonundan; bazen o çöpe atıyor ben geri alıp kaldırıyorum:)
Bu arada bir dağınık ve herşeyi atamayan biri olarak, ben de öldüğümde eğer oğlum evlenmiş olursa, Gelinim benim tüm eşyalarımı kamyona koyup atmaktan büyük bir mutluluk duyacak herhalde
Eğer Esra nın yaşındaysanız ölümü aklınıza getirmek için çok erken,Annesinin yaşındaysanız olabilir.Gülsen beni duymasın
Annem yorumunuzu okumamış! Ama ben gammazladım:)
Biz de Bilhan’la ayni geyigi yapariz zaman zaman. Mesela turistik bir yerde gezinirken kim bilir kac bin turistin karesine girmis, aile albumlerinde yer almisizdir. Dusunsene…
esraaa, bizikisi bir aşk hikayesi:)
ben de KOMİLİ yorumuna gönülden katılıyorum. bizi birbirimize baglayan Komili. sırf bu sebepten hayatımızda hep olacak… sonrası da komiktir ki ben bu fotograf çekilirken esra yı hiç tanımoyrken 1997 yılında , şu anda en yakın arkadaşım o ve diğerlerini hiç bilmiyorum:)
Tipik bir Türk filmi izliyormuşum gibi geldi.Tam senin gibi harika birine uygun harika ve enteresan rastlantı