…ıslık çalınca yanında bitiveren araba yapın. Taaa kovboy Amerikasında bunun at versiyonu varmış, ne yani bi adım öteye gidemedik mi o günlerden? Gerçi bizden bilim adamı çıkmaz, anca ara eleman da belki ecnebi mühendisler el atar konuya. Bak telefon aplikasyonu çıkmış. Telefonu nereye koydu unutanlar için, “ay bi çaldırsana benim telefonu” muhabbeti sona ermiş. Uygulamayı indiriyorsun, önceden anahtar olarak belirlediğin kelimeyi çığırınca, telefon sana bulunduğu yerden cevap veriyor. Büyük hizmet vallaha.
Sabahları Ayça Şen dinliyorum. Ağır gündemde biraz nefes oluyor. Geçen günkü programında arabayı park ettiği yere dikkat etmeyip, saatlerce aradığından bahsetti. Carrefour’a gitmiş, içeriye girerken akıl iki karış havada hiiç dikkat etmemiş park ettiği yere. Çıkınca dank etmiş, aramış taramış bulamamış. Taksi tutup aramış. Tatlı tatlı anlattı böyle. Ben de güldüm. “Hahaa dalgına bak” filan dedim içimden.
Bundan tam bir gün sonra, “gülme komşuna gelir başına” temalı ilahi düzen tıkır tıkır işledi. Arkadaşımla Carrefour’a uğradık bir şey almak için. İnerken kahkah kihkih, hiç dikkat etmemişim nereye park ettiğime. Yapacağımızı yaptık, tam çıkacağız, “Aaaaa nereye koydum ben arabayı?” diye vahiy indi, başımdan aşağı boşalan kaynar sularla beraber. Sen misin elalemle “dalgın ayol nolcek?” diye dalga geçen?
İçimden “ister misin sen de taksi tutmak zorunda kal?” cümlesi alt yazı geçiyor. Ama neyse ki Allah’ın sevgili kuluyum, dolaştığım 3. koridorda buldum arabayı.
Satırlarıma son verirken, bilmiş bilmiş bir “anafikir” yazmayacağım buraya. Başıma geliyor sonra.
Mühendisler o teknolojiyi icat edene kadar, size pratik bir fikir: telefonla park ettiğiniz yerin koordinatlarının resmini ( ör: A7) cep telefonunuzla çekebilirsiniz. Bindikten sonra silin ki koordinatlar her yerde karışmasın.
:)Yapıyorum onu bazen, ya da bakmayı akıl ettiğimde unutmuyorum zaten ama benim talebim sohbetin büyüsüyle akıl devreden çıkıncaki durumlar için!
Hmmmmffff o zaman ıslık da çalmayın, o çok ilkel, araba telepatik olarak sizin ona ihtiyacınız olduğunu anlayıp park ücretini de halledip çıkıp gelsin bence. Oldu mu tam olacak. Tabe. 😀 😀 😀
Bu fikre bayıldımmm:))
bu da bişey mi.. ben tutup yeni açılan akasya’nın otoparkına ilk kez park ettim. hatta sevindim “oh girişe yakın yer buldum, hemen biner giderim” diye.
dönüşte ortada kaldım tabii, bulamadım arabayı. yarım saatte iki tur attım. Seinfeld’e rahmet okudum. Güvenlikten yardım istedim, adamlar dağılıp benim arabayı kat kat otoparkta arandılar.
bulan telsizle çağrı yaptı…
“burda herkeş kaybediyor üzülcek bişey yok. sizin iyi gene yenge, bi abla geldi geçen, bi tek “arabam beyaz idi, aynada da ayı asılı idi” diyo başka bişeyini bilmiyo arabanın. ne marka ne plaka… canın sağolsun”
kiralık arabalarda, itiraf ediyorum fotograf cekiyorum her seferinde.
avm’lerde ilk kayboluşum.
(http://www.dizist.com/izle/seinfeld-3-sezon-6-bolum/) yaşın müsait değil bilmezsin bunu daha önce yaptılar. çok güleceksin
seyretmemişim bu bölümü güzelmiş hakkaten.
cok güzel olmus elinize saglıkk 🙂
Verilen bilgi için teşekkürler emeği geçen herkesin ellerine sağlık iyi günler
Bilgilendirme için teşekkür ederim iyi günler diliyorum
Bilgilendirmenin devamını beklemekteyim teşekkürler iyi çalışmalar