Bir ayı aşkındır bi gösteridir gidiyor: “Gösteriye hazırlanıyoruz.” “Gösteri provamız var.” “Bu saçla mı çıkayım gösteriye!” Okuldakilerden, kurstakilerden bahsetmiyorum. Onlar oldu, bitti. Bu tamamen sitemizdeki çocukların kendi çabalarıyla hazırladıkları bir şey.
Dün misafirliğe gidecektik, Ela’da göz yaşları sel oldu: “Yarın gösterimiz var. Akış almamız* lazım. Daha hazır değiliz. Rezil mi olalım?” Baktık onun için çok önemli, evde bırakıp biz gittik. Gece geç saatte geldiğimizde bizim apartmanın girişine şu ilan asılmıştı:
“Herhalde” dedim, “çocuklardan birinin annesi işe el attı. İlan hazırladı. tüh bana çocuk çırpındı durdu. Hiç oralı olmadım. Sağ olsun biri ilgilenmiş.” Bu arada gösteri vardı da, bir de kermes çıkmış, Lösev çıkmış. Hadi hayırlısı.
Yattık, kalktık. Sabah güvenlikten bir telefon: Kızım ve alt komşunun kızı, kamera kayıtlarında ilanları asarken görüntülenmiş. İzinsiz olduğu için ve para toplama filan olduğu için müdüriyet görevli güvenlikten savunma istemiş. Konuyla ilgili bilgim var mıymış?
O an evde bulunan ve heyecan içinde prova yapan beş kız bana döndü, konuşmalarımdan bi terslik olduğunu anlamışlardı.Ahizeyi kapatıp, ilanları sordum, bizimki yapmış (vallahi hem ifade hem de dizayn açısından 10 yaşa göre gayet takdir edilesi bence), hep birlikte asmışlar. 5’i birden hep bir ağızdan bir şeyler anlatıyorlar. Güvenlikten izin aldıklarına dair şaibeli ifadeler var. Neyse güvenlik arayıp, durumu yönetim kurulu başkanına izah etmemi istedi.
Aradım, anlattım. Başkan kahkahalar içinde, beşi karşımda ağlaşıyor. Biri “bizi siteden mi atacaklar”, diğeri “güvenlik ağbiyi işten mi atacaklar?”, bir diğeri “Esra Teyze ver ben konuşayım” ve ötekisi: “Lösevi beğenmediyse Somaya da bağışlayabiliriz.”, ötüşüp duruyorlar. Başkan dedi ki “Çok güzel bir girişim. izinli ilerleseymiş daha iyiymiş, ama olsun. Sorun yok. İsterseniz verin telefona, kızları biraz korkutayım!” “Yok yok” dedim “zaten yeterince stres oldular.”
Sonrası…. Site yönetiminden de destek çıktılar ya, masa filan göndermişler kermes için. Duyuru dün akşam yapıldığı için, mahşeri bir kalabalık yoktu ama hep gayet iyi para toplandı hem de gösteriler alkış aldı. Bir ara akrobasi şovu gibi, her köşeden bir parende atan çocuk vardı vallahi. Hep bir ağızdan babalar gününü kutlayarak gösteriyi bitirdiler.
Ne yalan söyleyeyim, gurur duydum hepsiyle. Düşünmeleriyle, üretmeleriyle, yoktan var etmeleriyle. Kalpleri gibi güzel günler yaşamaları dileğiyle…Tüm çocukların.
* Akış almak, bir tiyatro terimiymiş. Baştan sona tüm gösteriyi prova etmek demekmiş.