“İYİ” misiniz?


Bir akşam dua etmiştim. 2 farklı dilek dilemiştim:

1- Yazdıklarımla tanımadıklarıma da ulaşmayı

2- Bir kız çocuğunu okutabilecek bir bütçe ayırabilmeyi

Çok kısa bir süre sonra, İmza: Kızın fikri düştü aklımıza, YEKÜV çıktı karşımıza. Ve yaradanın kusursuz sisteminde iki dileğimi bir arada tecrübe edebildim. Üstelik bu işi bir çok kadın bir arada yaptığımız için duygu da katmerlendi! Birilerini İYİ hissettirmek insanı ÇOK İYİ hissettiren bir şey.

Benim dinlerken bile tüylerim diken diken oluyor. Şu geçen Kabataş hikayesinde buluştuğum arkadaşım HARİKA bir şey yapıyor. Gezi sonrası kurulan bir oluşumla, üniversite ya da lisedeki gençlerle haftada bir buluşup, dertlerini dinliyor, sıkıştıkları yerlerde yol gösteriyor, ağbilik ablalık yapıyorlar. Kişisel gelişimleri için akademik ders verenleri de var. Maliyetsiz, sadece vakit ayırarak yapabileceğiniz bir şey. Ama o çocuk için ne kadar önemli, hatta paha biçilemez.

Yine geçenlerde bir melekle tanıştım, o da bana kızıyla ve bir grup melekyürekle düzenli olarak çocuk yuvalarına gittiklerini anlattı. Bu satırları okuyorsa belki kendisi oluşumlarıyla ilgili detaylı bilgi verir, sizler de katılmak istersiniz. Bilseniz ne hikayeler varmış oralarda, işte o kanadı kırıkların kanatlarını onarmaya çalışıyorlar, üstelik sadece saçını okşayıp onu dinleyerek.

Minik minik yeşeriyor İYİ’likler böyle. Helal size.

Bugün de Yonca Tokbaş gençlerin topluma katılımını ve kişisel gelişimini destekleyen bir çok projeyi yürüten Toplum Gönüllüleri Vakfı‘nı yazmış. (Yazı için tık) Vaktim yok diyorsanız nakitle, naktim yok diyorsanız vakitle destek olabilirsiniz.

Bir yerden bir şeyleri YEŞERTMEK lazım. Zira baharın geldiğini o YEŞİLLERDEN anlarız.

 

10 thoughts on ““İYİ” misiniz?

  1. Gozlerim doldu gene…
    Annem yillarca Koy Ogretmeleri ile Haberlesme ve Yardimlasma Derneginde gonullu olarak calisti. Ulkenin bir cok yerlerinde okullar yaptilar, koy ogretmenlerinin okul ve siniflar icin istediklerini karsiladilar, kutuphaneler laboratuarlar actilar. Annem 2 cocugu okuttu, doktor oldu ikisi de . 2007 yilina kadar, yani 89 yasina kadar fiilen dernegine gitti. Sonra yurume problemi basladi. Derken problem ustune problem geldi, 96 yasini kutladiktan, daha dogrusu kutlayamadiktan 3 gun sonra kollarimda kaybettim . Celenk istemedik, KOHYD. ne bagis yapin dedik. Sonra , vefatinin 25. nci gununde onun yurudugu kaldirimlardan yuruyerek, muhtemelen vitrinlerine baktigi dukkanlara, magazalara bakarak Dernege gittim. Annemden konustuk, ulkeden konustuk, koy cocuklarindan konustuk. Dernege uye oldum ve annem gibi ayrica bir de yetenekli cocuklar icin burs odemesi yaptim. Takvim ve ajanda ihtiyaci vardi, onlari sagladim . Bunlar ne ki ? Devede kulak.. Simdilik bu kadarini yapabildim.. Ogleden sonra bir cocuk vakfinin baskani arkadasim ile beraberdim . Kizli erkekli ogrencileri dagitilmaya kalkisilmis, arkadas hukukcu, simdilik diyor onlendi. Bir platform olusumu yaratmaya calisiyor. . Ne uzun yazdim.. ot gibi yasamaya hayir. her aklima yatana destege evet. bu guzel aidiyetlere evet. iyi hissetmeye, coluklari cocuklari iyi hissettirmeye evet.

    • Öyle küçük diye küçümsemeyin yaptıklarınızı. Bir başkası da emeğini koyuyor ortaya ama ajanda gönderemiyor. Puzzle’ın parçaları gibi, her minik yardım birbirini tamamlıyor. Önemli olan NİYET.

      Bu arada benim de ajandam ulaştı. Çok teşekkürler inceliğiniz için.

      • offf… ajandalar guzel olaylarla dolsun , saglik nese herkese her yere… cok cook sevgiler ..

  2. Yonca Tokbaş’ın yazısını okudum ve çok etkilendim. Yapabilecek çok şey var gerçekten.
    Son cümle, çok şeyi anlatıyor…
    Sevgiler gönderiyorum…

  3. Bu konuda yazacak, yapacak o kadar çok şey var ki, elimi nasıl uzatabilirim deyip ufak tefek bir şeyler yapmaya çalışıyorum kişisel olarak. Keşke daha çok organize olabilsek, daha çok yere yetebilsek. Küçük toplum örgütlerinin bile ellerinde kısıtlı imkanlarla neler yapabildiğini görüyorum. En son bir toplum gönüllülerinin çalıştığı yer belediyeye devredildi, onlar da yanında olan küçük bir depoyu yeniden kendi imkanları ile düzenlediler, orada faaliyetlerini sürdüyorlar. Sonuçta herbirimiz birer eğitimli bireyiz, hadi dendiğinde nelere imza atabildiğimizi biliyoruz. sadece istek ve emek gerekiyor. Zaten geldiğimiz bugünkü durum çocukların ve gençlerin yanlış kişiler tarafından yoğrulması değil midir? Elimizi hamurun içine koymak, hamuru yoğurmak için daha çok geç kalmayalım.

  4. Canımm Esra ablaa sen hep yaz :* Yazdıklarını, sanki ekranımda blog yazısı değil de sen karşımda söylüyormuşçasına okuyorum. Öyle içten öyle candan :* İyi ki var şu İnternet, iyi ki var Blogun ve sen iyi ki varsın :*

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s