2 gün üstüste çocuklardan bahsederek baymak istemem ama, malumunuz çocuk bayramı yaklaşıyor.
Cumhurbaşkanı, başbakan, vali, kaymakam koltuklarını çocuklara devrederken, bir çok televizyon programında sunuculuk görevini çocuklar üstlenirken benim de blogu çocuklara bırakmamam söz konusu olamazdı herhalde!
İşte Ela Dörtlemesi’nin ikinci şiiri karşınızda. (İlki için tık‘layınız) Gavur İzmir’e yazılmış bir güzelleme. Bu yaz Çeşme’ye gittik de, vurgunluğu o yüzden…
Bayramımız çocukça bir coşkuyla geçsin!
Aaaa unutmadan bi doğumgünü kutlayabilir miyim? Televizyon programında selam yollamak isteyenler gibi oldu. Olsun.
Abulasının gulüüüü, doğumgünün kutlu olsun!
Sen doğduğunda, renkli televizyon yeni yeni evlere giriyordu. Bulunduğumuz kazadaki nadir renkli televizyonlu evlerden biriydik. Annem loğusa yatağında yatarken, sen kucağında mırıl mırıl uyurken, bütün çocuklar bize doluşmuş, ayıla bayıla renkli televizyonda Halit Kıvanç’ın sunduğu TRT Çocuk Şenliği’ni seyrediyorduk.
Bunu niye anlattıysam?
Ela duygulandırdı beni. Bu zamanda şiir yazan çocuk bulmak zor, nitekim.
Tesekkürü borç bilir cümlemize mutluluklar dilerim